İSLÂM TARİHİ / MEKKE DEVRİ |
| |
Hazret-i Muhammed Aleyhisselâma Peygamberlik Vahyinin Ne Zaman ve Nasıl Gelmeye Başladığı |
Hazret-i Muhammed AIeyhisselam, kırk yaşında bulunduğu22 ve Yüce Allah onun kerametini açıklamayı ve kullarına onunla rahmet etmeyi dilediği zaman, 23 kendisine ilk vahiy ve peygamberlik başlangıcı, uykuda sadık rüyalar görmekle olmuştur.
Hazret-i Muhammed aleyhisselâm hiçbir rüya görmezdi ki, sabahın aydınlığı gibi açıkça çıkmasın! 24 Peygamberimiz aleyhisselâm, Yüce Allah'ın dilediği kadar müddet, 25 altı ay, bu hal üzere kaldı. 26
Yüce Allah, bu altı ay içinde, peygamberine önce uykuda, sonra da uyanık iken vahyetti. 27
Sonra, kendisine halvet, yalnızlık sevdirildi. 28
Yüce Allah, böylece ona yalnızlığa çekilmeyi sevdirdi de, 29 kendisine halvetten, yalnız başına kalmaktan daha sevgili birşey olmadı. 30
Peygamberimiz aleyhisselâm bazı işleri için evlerden uzaklaşır, Mekke'nin dağ aralarındaki ıssız yerlerine, vadilerin içlerine doğru dalar giderdi. 31 Onun bu haline bakan Kureyşliler:
" Muhammed, Rabbine âşık olmuş! " derlerdi. 32
Peygamberimiz aleyhisselâm; her yıl Ramazan ayında, Hira (Nur) dağında* bir ay itikafa girer, Kureyşlilerin yapageldikieri gibi, yanına gelen yoksullara yemek de yedirirdi. 33
Kendisinin; itikattan çıktığı zaman, evine gelmeden önce ilk işi Kabe'yi yedi kere veya Allah'ın dilediği kadar tavaf etmek olur, sonra evine dönerdi. 34
Peygamberimiz aleyhisselâmın Hira'ya Hazret-i Hatice ile gittiği de olurdu. 35
Peygamberimiz aleyhisselâm; kavminin sürü sürü putlara tapıp durduklarını gördükçe, onlardan uzaklaşmayı, halvet ve uzlete çekilmeyi özler, 36 Hira dağına gider, 37 halvet ederdi. 38
Peygamberimiz aleyhisselâm, daha oniki yaşlarında iken bile; Rahip Bahîra'nın kendisine Lât ve Uzzâ putlan adına yemin vermek istemesi üzerine, ona:
" Lat ve Uzzâ adına yemin vererek bana birşey sorma! Vallahi, ben onlardan nefret ettiğim kadar, hiçbir şeyden nefret etmem! " demiştir. 39
Peygamberimiz aleyhisselâm, Hira dağında kaldığı müteaddit günlerin gecelerinde tehannüsle meşgul olurdu. 40
Sahih-i Buharî şârihi Bedrüddin Aynî, " 'Peygamber aleyhisselâmın tehannüsü, taabbüdü ne şekilde idi?' diye sorulacak olursa, 'Bu, düşünmek ve ibret almaktan ibaretti. Ulu atası İbrahim aleyhisselâmın ibret alması gibi' diye cevap veririm" der. 41
Hira dağında itikâfa giren kimsede üç ibadet toplanırdı:
1) Halvet,
2) Taabbüd,
3) Beytullah'a bakış. 42
Peygamberimiz aleyhisselâmın taabbüdü, peygamber olma arzusundan ileri gelmiyordu.
Zaten peygamberlik istemekle veya çalışmakla elde edilecek birşey olmayıp, 43 Yüce Allah onu kullarından seçip dilediğine veregelmiştir. 44
Kendisine vahiy ve peygamberlik gelmeden önce, Peygamberimiz aleyhisselâm " Kitab nedir? İman nedir?" bilmezdi ki, bu hususta herhangi bir emeli, bir arzusu bulunsun. 45
Peygamberimiz aleyhisselâm, Hira dağına giderken, azığını da yanında götürürdü.
Azığı tükenince Hazret-i Hatice'nin yanına döner, bir o kadar zaman için daha azık alır, giderdi. 46
Peygamberimiz aleyhisselâmın azığı süt ile et, 47ya da zeytinyağı ile çörek (kuru ekmek, peksimet) olup, orada gündüzleriyle birlikte üç gece, yedi gece ve hatta bazan bir ay kalır, taabbüdle meşgul olurdu. 48
Peygamberimiz aleyhisselâm; halvette, yalnız başına bulunduğu sıralarda ışıklar görür, sesler işitir; bunların, cinle, kehânetle ilgili olduklarını sanarak korkar durur, Hazret-i Hatice'ye:
" Ey Hatice! Ben bir ışık görüyor, bir ses işitiyorum.
Ben, bir kâhin olacağım diye korkuyorum.
Vallahi, ben, şu putlardan* ve kâhinlerden nefret ettiğim kadar, hiçbir şeyden nefret etmem! " der, Hazret-i Hatice de:
" Ey amcamın oğlu! Öyle söyleme!
Allah seni hiçbir zaman öyle yapmaz" diyerek teselli edendi. 49
İbn İshak'ın Ebu Meysene Amr b. Şurahbil'den rivayetine göre de:
Resûlullah aleyhisselâm, zevcesi Hazret-i Hatice'ye:
" Ben halvette, yalnız başıma bulunduğum zaman, bir ses işittim.
Bunun, benim için tehlikeli bir hadise olabileceğinden korktum" dedi.
Hazret-i Hatice:
" Allah korusun! Yüce Allah'ın sana öyle kötü birşey yapması ihtimali yoktur. Vallahi, sen emaneti eda edersin. Akrabana iyilik yaparsın. Sözü, doğru söylersin! " dedi.
Sonra, Hazret-i Ebu Bekir geldi. 50
Hazret-i Ebu Bekir, çocukluk çağından beri, Peygamberimiz aleyhisselâmın arkadaşı ve dostu idi. 51
Hazret-i Ebu Bekir geldiği sırada, Peygamberimiz aleyhisselâm evde değildi.
Hazret-i Hatice; Peygamberimiz aleyhisselâmın söylediklerini ona anlatıp:
" Ey Atîk! Muhammed'i yanına alıp da Varakaya kadar gitsene?" dedi.
Peygamberimiz aleyhisselâm gelince, Hazret-i Ebu Bekir onun elinden tutup:
" Haydi, bizimle birlikte Varaka b. Nevfel'e gidiver! " dedi.
Peygamberimiz aleyhisselâm:
" Başıma geleni sana kim haberverdi?" diye sordu.
Hazret-i Ebu Bekir:
" Hatice! " dedi.
Bunun üzerine, gidip hadiseyi Varaka'ya anlattılar.
Peygamberimiz aleyhisselâm:
" Halvette, yalnız başıma bulunduğum sırada, arkamdan:
'Ey Muhammed! Ey Muhammed!' diye seslenildiğini işittim. 52
Sesi işittim, fakat hiçbir şey göremedim" dedi.
Varaka b. Nevfel:
" Bunda, senin için bir sakınca yoktur! " dedi. 53
Peygamberimiz aleyhisselâm:
" Sesi işitince, korkarak oradan uzaklaşıyor, başka yerlere doğru gidiyorum" dedi.
Varaka:
" Öyle yapma! Seslenen geldiği zaman, sana söyleyeceği şeyi dinleyinceye kadar, orada sebat edip dur! Sonra da, dinlediğin şeyleri gel bana haber ver" dedi. 54
Yine, yalnız başına bulunduğu sırada, Peygamberimiz aleyhisselâma " Yâ Muhammed! " diye seslenilmiş ve:
" 'Bismillâhirrahmânirrahîm. Elhamdülillahi Rabbil'âlemîn. Errahmanirrahîm. Mâliki yevmiddîn. İyyâke na'büdü ve iyyâke nestaîn. İhdinassıratalmüstakîm. Sıratallezîne en'amte aleyhim. Gayril-mağdûbi aleyhim veleddallîn' de; 'Lâ ilahe illallah' de! " buyurulmuştur. 55
Alkame b. Kays'tan rivayet olunduğuna göre, peygamberlere verilen şeyler -kalbleri yatışıncaya kadar- önce kendilerine uyku halinde verilir, sonra da uyanık iken, vahiy olarak indirilirdi. 56
Hazret-i Âişe'nin bildirdiği gibi, Peygamberimiz aleyhisselâma da ilk vahiy ve peygamberlik başlangıcı, uykuda sadık, görüldüğü gibi apaçık çıkan rüyalar görmekle olmuştur. 57
Peygamberlik; çok büyük ve ağır bir vazife olduğundan, Peygamberimiz aleyhisselâmın da bu ağır vazifeye alıştırılması, hazırlanması ve bunun kendisine kolaylaştırılması için, vahiy* meleği Cebrail aleyhisselâm, Peygamberimiz aleyhisselâma uyanık iken gelmeye başlamadan önce, rüyada gelmeye başlamıştır. 58
Zaten, vahiy, peygamberlere uyanık iken geldiği gibi, Sâffât sûresinin 102. âyetine göre, rüyada da gelirdi. 59
Peygamberlerin rüyası vahiydir. 60
Peygamberlerin gözleri uyur, kalbleri uyumaz. 61
Peygamberimiz aleyhisselâm, Hazret-i Âişe'ye:
" Ey Âişe! Benim gözlerim uyur, kalbim uyumaz" buyurmuştur. 62
---------------------------------------------
22. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1, s. 194, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 591, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 104, İbn Kuteybe, Kitâbu'l-maarif, s. 66, Taberî, Târih, c. 2, s. 202, Mes’ûdî, Murûcu'z-zeheb, c. 2, s. 282, İbn Abdilberr, İstiâb, c. 1, s. 35, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 135, İbn Hazm, Cevâmiu's-Sîre, s. 5, Begavî, Mesâbihu’s-sünne, c. 2, s. 174, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 46, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1 , s. 82, İbn Kayyım, Zâdu'l-mead, c. 1 , s. 33, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 4, Heysemî, Mecmau'z-zeyâid, c. 8, s. 257.
23. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 246, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 596, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 82, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 377.
24. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 249, 250, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 232-233, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 194, Buhârî, Sahih, c. 1, s. 3, Müslim , Sahîh, c. 1, s. 139-140, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 596, Belâzurî, Ensâbu'l-eşraf, c. 1, s. 105, Taberî, Târîh, c. 2, s. 205, Ebu Nuaym, Delâilü'n-nübüvve, c. 1, s. 213, Beyhakî, Sünenü'l-kübrâ, c. 9, s. 6, Vâhidî, Esbâbu'n-nüzûl, s. 5, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 392, Begavî, Mesâbıhu's-sünne, c. 2, s. 174, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1 , s. 162, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 48, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 82, İbn Kayyım, Zâdu'l-mead, c. 1 , s. 33, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 2, İbn Haldun, Târîh, c. 2, ks. 2, s. 6.
25. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 2, s. 100, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 194, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 596.
26. Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 433, İbn Kayyım, Zâdu'l-mead, c. 1, s. 33, Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 24, s. 131, İbn Hacer, Fethu’l-bârî, c. 12, s. 313, 321, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 280, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 278, Zürkânî, Mevâhibu'l-ledünniye Şerhi, c. 1, s. 207.
27. İbn Hacer, Fethu’l-bârî, c. 12, s. 321.
28. Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 184, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 3, s. 377, c. 6, s. 232, Buhârî, Sahih, c. 1, s. 3, Müslim, Sahih, c. 1, s. 140, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 596, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 105, Taberî, Târih, c. 2, s. 205, Ebu Nuaym, Delâil, c. 1, s. 213, Beyhakî, Delâil, c. 2, s. 135, Vâhidî, Esbâbu'n-nüzûl, s. 5, Begavî, Mesâbıhu's-sünne, c, 2, s. 174, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 162, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 63, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 2, İbn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 6.
29. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 250, Beyhakî, Sünenü'l-kübrâ, c. 9, s. 6, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 82.
30. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 1, s. 250, İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1, s. 194, Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 596, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 82, Halebî, İnsânu’l-uyûn, c. 1, s. 381.
31. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 250, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1 , s. 104, Taberî, Târîh, c. 2, s. 204, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 161.
32. Gazalî, el-Munkizu mine'd-dalâl, s. 33.
* Hira: Mekke'nin yukarı tarafından, Mekke'ye 3 mil uzaklıkta (Yakut, Mu'cemu'l-büldân, c. 2, s. 233, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 5), otsuz ve susuz bir dağdır (Yakut, Mu'cemu'l-büldân, c. 2, s. 233).
33. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 1, s. 252, Taberî, Târîh, c. 2, s. 206, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 147, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 165, İbn Hacer, Fethu'l-bân, c. 12, s. 312.
34. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 252, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 147, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 165.
35. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 252, Taberî, Târîh, c. 2, s. 206, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 166, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 86.
36. Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 5.
37. Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321, Ebu Nuaym, Delâilü'n-nübüvve, c. 1, s. 213, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 135, Zehebî, Târîhu'l-İslâm, s. 117, Kastalânî, Mevâhibu'l-ledünniye, c. 1, s. 51 , Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 281.
38. İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 196, Buhârî, Sahih, c. 1, s. 3, Müslim, Sahih, c. 1, s. 140, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 105, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 6, Begavî, Mesâbıhu's-sünne, c. 2, s. 174, İbn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 84, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 2.
39. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 2, s. 54, İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1, s. 153, Taberî, Târih, c. 2, s. 195, Ebu Nuaym, Delâilü'n-nübüvve, c. 1, s. 169, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 28, İbn Asâkir, Târih, c. 1, s. 271, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el -Vefâ, c. 1 , s. 133, İbn Seyyid, Uyûnu’l-eser, c. 1, s. 42, Zehebî, Târîhu'l -İ slâ m, s. 59, Ebu’l-Fidâ, el -Bidâye ve'n -nihâye, c. 2, s. 284, Suyûtî, Hasâisü'l-kübrâ, c. 1, s. 2209, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1 , s. 258, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 194.
40. Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321 -322, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 194, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 233, Buhârî, Sahih, c. 1, s. 3, Müslim, Sahih, c. 1, s. 140, Belâzurî, Ensâbu’l-esrâf, c. 1, s. 105, Ebu Nuaym, Delâil, c. 1, s. 213, Beyhakî, Sünenü'l-kübrâ, c. 9, s. 6, Vâhidî, Esbâbu'n-nüzûl, s. 5, Begavî, Mesâbihu’s-sünne, c. 2, s. 174, İbn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 84, Zehebî, Târîhu'l-İslâm, s. 117, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 2, Kastalânî, c. 1, s. 51, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 281, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 381.
41. Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 1, s. 61.
42. Bedrüddin Aynî, Umdetu'l -kârî, c. 24, s. 128, İbn Hacer, Fethu’l- bârî, c. 12, s. 312.
43. Kastalânî, Mevâhibu'l-ledünniye, c. 1, s. 53, Zürkânî, Mevâhib Şerhi, c. 1 , s. 220.
44. Şûra: 52, Cum'a: 4, En'âm: 124.
45. Şûra: 52..
46. Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321 -322, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 194, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 233, Buhârî, Sahih, c. 1 , s. 3, Müslim, Sahih, c. 1, s. 140, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 105, Ebu Nuaym, Delâil, c. 1, s. 213, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 6, Vâhidî, Esbâbu'n-nüzûl, s. 5, Begavî, Mesâbih, c. 2, s. 174, İbn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 84, Zehebî, Târihu'l-İslâm, s. 117, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 2, Kastalânî, Mevâhibu'l-ledünniye, c. 1, s. 51, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 281, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 381.
47. Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 24, s. 128, İbn Hacer, Fethu’l-bârî, c. 12, s. 12, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 381 , Zürkânî, Mevâhibu'l-ledünniye Şerhi, c. 1, s. 211.
48. Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 381.
* Hazret-i Ali'den rivayet olunduğuna göre, Peygamber aleyhisselâma:
" Senin hiç puta taptığın oldu mu?" diye sorulunca;
" Hayır! " buyurmuştur.
" Senin hiç içki içtiğin oldu mu?" diye sorduklarında da, Peygamber aleyhisselâm:
" Hayır! Ben, daha 'Kitap nedir? İman nedir?' bilmezken bile, puta tapan, içki içenlerin küfür üzerinde olduklarını bilir dururdum! " buyurmuştur. (Ebu Nuaym'ın Delâil'inden ve İbn Asâkir'den naklen Suyûtî, Dürru'l-mensûr, c. 6, s. 13).
49. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1 , s. 195.
50. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-m eb'as, c. 3, s. 112, Belâzurî, Ensâbu’l-eşrâf, c. 1 , s. 105-106, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 158, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 407-408, Muhibbü't-Taberî, Rıyâdu'n-nadrâ, c. 1, s. 78, Kurtubî, Tefsîr, c. 1, s. 115, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 83.
51. Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 165, Zehebî, Târîhu'l-İsla m, s. 137.
52. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 3, s. 112, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 106, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c, 2, s. 158, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 408, Muhibbü't-Taberî, Rıyâdu'n-nadrâ, c. 1, s. 78-79, Kurtubî, Tefsîr, c. 1, s. 115, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 83-84, Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 1, s. 64.
53. Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 106.
54. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 3, s. 112, Beyhakî, Delâil, c. 2, s. 165, Süheylî, Ravd, c. 2, s. 408, Kurtubî, Tefsîr, c. 1, s. 115, İbn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 84, Bedrüddin Aynî, Umdetu'l-kârî, c. 1, s. 64, Kastalânî, Mevâhib, c. 1, s. s. 53-54, Zürkânî, Mevâhib Şerhi, c. 1, s. 221.
55. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 3, s. 112-113, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 106, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 408, Kurtubî, Tefsîr, c. 1, s. 115-116, Bedrüddin Aynî, Umdetu’l -kârî, c. 1, s. 64, Kastalânî, Mevahibu’l-Ledünniye, c. 1, s. 54.
56. Ebu Nuaym'dan naklen Ebu’l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 4, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 1, s. 377.
57. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 1, s. 249-250, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 321, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 232-233, İbn Sa'd, Tabakât, c. 1, s. 194, Buhârî, Sahih, c. 1 , s. 3, Müslim, Sahih, c. 1, s. 139-140, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 105, Tirmizî, Sünen, c, 5, s. 596, Taberî, Târîh, c. 2, s. 205, Ebu Nuaym, Delâil, c. 1, s. 213, Beyhakî, Sünen, c. 9, s. 6, Vâhidî, Esbâbu'n-nüzûl , s. 5, Süheylî, Ravd, c. 2, s. 392, Begavî, Mesâbıhu's-sünne, c. 2, s. 174, Ebu’l -Ferec İbn Cevzî, el -Vefâ, c. 1, s. 162, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 48, İbn Kayyım, Zâdü'l-mead, c. 1, s. 33, İbn Seyyid, Uyun, c. 1, s. 82, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c, 3. s. 2, 3, İbn Haldun, Târîh, c. 2, s. 2, s. 6, Kastalânî, Mevâhib, c. 1, s. 52, Diyarbekrî Hamîs, c. 1, s. 280.
* Vahiy; Yüce Allah'ın, dilediğini, peygamberlerine, dilediği tarzlarda bildirmesi demektir. (Şûra: 51)
58. Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 392-393.
59. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 41, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 2, s. 393
60. Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 256, Hâkim, Müstedrek, c. 2, s. 431.
61. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1 , s. 171, Buhârî, Sahih, c. 4, s. 168.
62. Mâlik, Muvatta, c. 1, s. 120, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 36, Buhârî, Sahih, c. 2, s. 48, Müslim, Sahih, c. 1, s. 509, Tirmizî, Sünen, c. 2, s. 303, Beyhakî, Sünenü'l-kübrâ, c. 7, s. 62.