Hazret-i Aişe der ki:
" Hendek savaşı günü, savaşan halkın ardından gittim.
Arkamdan bir ses geldiğini işittim. Dönüp bakınca, Sa'd b. Muaz ile kardeşinin oğlu Harise b. Evs'i gördüm.
Ben olduğum yere çöktüm.
Sa'd b. Muaz'ın sırtında dar bir zırh gömlek vardı. Kendisinin kolları zırhtan dışarı çıkmıştı.
Sa'd b. Muaz halkın en iri yapılısı ve uzunu idi.
Kendisi:
'Biraz bekle, çarpışmaya katıl Hamel!
Ölmek ne güzel, gelince ecel! ' recezini söylüyordu. 196
Sa'd b. Muaz'ın elinde harbe (kısa mızrak) vardı, acele gidiyordu.
Annesi ona:
'Ey oğulcağızım! Koş, Resûlullah aleyhisselama kavuş! Geciktin vallahi! ' diyordu.
Sa'd'ın annesine:
'Ey Sa'd'ın annesi! Ben Sa'd'ın zırh gömleğinin parmaklarına kadar vücudunu örtmesini arzu ederdim' dedim.
Vallahi, Sa'd'ın açık kalan kollarından, okla vurulur diye korkmuştum. 197
Sa'd'ın annesi:
'Allah takdirini, hükmünü yerine getirir! ' dedi. 198
Ben bir bahçeye varıp girdim.
Orada Müslümanlardan birkaç kişi bulunuyordu. İçlerinde, Ömer b. Hattab ile gözlerinden başka bir yeri görünmeyen miğferli bir zât da vardı.
Ömer, bana:
'Sen ne diye geldin?! Vallahi, sen gerçekten çok cür'etli ve cesaretlisin! Sen bir felâkete uğramayacağından emin olabilir misin?' diyerek çıkıştı.
O beni böyle kınadığı zaman, yer yarılıp yerin dibine geçmeyi isterdim.
Miğferli zât, miğferini yüzünden yukarı doğru kaldırdı. Meğer Talha b. Ubeydullah imiş!
Talha:
'Ey Ömer! Allah senin iyiliğini versin! Sen bugün çok oldun! Doğru ve isabetli görüşlülük veya Yüce Allah'a doğru kaçış nerede kaldı?! ' dedi. 199
Nihayet, Sa'd b. Muaz açık kolundan bir okla vurulmuş, kolunun damarı kesilmişti. 200
Bu, koldaki 'ekhal' dedikleri orta damardı ve hayat daman idi." 201
Böyle kol damarı kesilen kimsenin kanı durmadan akacağı için, ölümden kurtulması mümkün değildi. 202
Sa'd b. Muaz'ı kolundan okla vuran, Kureyş müşriklerinden Hıbban b. Kays b. Arika idi. 203
Ebu Üsâmetü'l-Cüşemî'nin vurduğu da rivayet edilir. 204
Hıbban oku Sa'd b. Muaz'a atarken:
'Al benden! Benim Arika'nın oğlu olduğumu bil! ' demişti.
Sa'd b. Muaz, kolundan vurulunca, ona:
'Allah da Cehennemde senin yüzüne ter döktürsün! ' diyerek ilenmişti. 205
Bu bedduayı Peygamberimiz aleyhisselamın yaptığı da rivayet edilir. 206
-------------------------------------
196. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 421, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 141, Taberî, Târih, c. 3, s. 49.
197. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 237, 238, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 469.
198. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 469.
199. İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 3, s. 422, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 141, Taberî, Târih, c. 3, s. 49, 50.
200. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 238.
201. Kastalânî, Mevâhibü'l-ledünniye, c. 1, s. 146.
202. Taberî, Târih, c. 3, s. 50, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 182.
203. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 238.
204. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 238, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 469, İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 67, Taberî, Târih, c. 3, s. 50.
205. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 238.
206. Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 469, İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 67, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 182.