Peygamberimiz aleyhisselamla ashabının köklerini kazımak maksadıyla toplanıp Medine'yi kuşatan müşrik orduları, hiçbir şey yapamadan, olanca öfkeleriyle dönüp gitmek zorunda kalmışlardı. 418

Bu vakıa, Ku’ân-ı Kerîm'de şöyle açıklanır:

" Allah, o kâfirleri (inkarcıları) hiçbir hayra eremedikleri halde, olanca öfkeleriyle red ve yüzgeri etti.

Allah, muharebe hususunda mü'minlere kâfi geldi.

Allah, Kavî'dir; herşeye galib ve üstündür." 419

Peygamberimiz aleyhisselam da, hendekten dönecekleri sırada:

" Artık Kureyşîler bu yılınızdan sonra gelip sizinle çarpışamayacaklar, fakat siz onlarla çarpışacaksınız! 420

Artık bundan böyle müşriklerin üzerine biz yürüyüp onlarla çarpışacağız! Fakat onlar gelip bizimle çalışamayacaklardır" buyurdu. 421

-------------------------------------

418. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 260, 261, Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 467, 468, Belâzurî, Ensâbu’l-eşrâf, c. 1 , s. 345, Taberî, Tefsir, c. 21, s. 148, 149, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 4, s. 115.

419. Ahzâb: 25.

420. İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 266.

421. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 262 Buhârî, Sahih, c. 5, s. 48, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 3, s. 457, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 184, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 2, s. 66, Zehebî, Megâzî, s. 251, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 4, s. 115.