İSLÂM TARİHİ / MEKKE DEVRİ |
| |
Kureyş Müşriklerinin Peygamberimiz aleyhisselâmdan Safâ Tepeciğini Altına Çevirmesini İstemeleri |
Kureyş müşrikleri, bir gün, Peygamberimiz aleyhisselâmdan bir mucize getirmesini istediler.
Peygamberimiz aleyhisselâm, onlara:
" Size hangi şeyi getirmemi istiyorsunuz?" diye sordu.
Müşrikler:
" Safa tepeciğini bizim için altın yap! " dediler.
Peygamberimiz aleyhisselâm:
" Ben bunu yaparsam, beni tasdik eder, doğrular mısınız?" diye sordu.
Müşrikler:
" Evet! Tasdik ederiz! Vallahi, sen bunu yaparsan, muhakkak, topyekün sana tâbi oluruz! 358
Eğer senin söylediklerin hak ve gerçekse ve bizim iman etmemiz seni sevindirecekse, haydi, Safa tepeciğini bizim için altına çevir! 359
Safa tepeciğini bize altın yapması için Rabbine dua et! Biz de sana iman edelim! " dediler.
Peygamberimiz aleyhisselâm, onlara:
" Dediğinizi yapar mısınız?" diye sordu.
Kureyş müşrikleri:
" Evet! Yaparız! " dediler. 360 Yemin de ettiler. 361
Bunu isteyenler, Kureyş müşriklerinden:
Nadr b. Haris,
Ümeyye b. Halef,
Ebu Cehil Amr b. Hişam idi. 362
Bunun üzerine, Peygamberimiz aleyhisselâm Yüce Allah'a dua etti. 363
Cebrail aleyhisselâm gelip: 364
" Yâ Muhammed! 365 Yüce Rabbin sana selam ediyor ve:
'İstersen, onlar için, Safa tepeciğini altın yapayım.
Fakat, bundan sonra onlardan kim küfre kalkışırsa, işte o zaman, Ben onları muhakkak ki âlemlerden hiçbirisini azaplandırmadığım bir azapla azaba uğratırım! 366
İstersen, istediklerini yerine getirmeyeyim de, 367 kendilerine tevbe ve rahmet kapısını açık tutayım?' buyuruyor" dedi. 363
Rahmetenli'l-âlemîn olan Peygamberimiz aleyhisselâm:
" Hayır! Safâyı altın yapıp da, onları azaba çarpma! 369
Bilakis, onlara tevbe ve rahmet kapısını açıktut! 370 Tevbekâr oluncaya kadar, onları bırak! " diyerek dua etti. 371
Süheylî'nin İbn İshak'tan nakline göre; müşrikler de, korkarak, bu yoldaki isteklerinden vazgeçtiler. 372
Peygamberimiz aleyhisselâmdan istemiş oldukları şey için, " İstemiyoruz! " dediler. 373
İşte:
" Bizi, (Kureyşilere) âyetler (mucizeler) göndermemizden alıkoyan, ancak, öncekilerin onları yalanlamış olduklarıdır.
Biz, Semûd'a, gözleri göre göre o dişi deveyi verdik de, (onu öldürdüler ve) bu yüzden kendilerine yazık ettiler!
Halbuki, Biz âyetleri (azab ve helak etmek için değil), ancak (âhiret azabından) korkutmak için göndeririz" (İsrâ: 59) mealindeki âyetin bunun üzerine nazil olduğu rivayet edildiği gibi;374
" Allah'a, yeminlerinin bütün hızıyla and ettiler ki, eğer kendilerine bir âyet (bir mucize) gelirse, her halde iman edecekler! De ki: 'Âyetler, ancak Allah'ın nezdindedir. ' O geldiği zaman da, onların, muhakkak, yine iman etmeyeceklerinin farkında değil misiniz?" (En'am: 109) mealindeki âyetin de bunun üzerine nazil olduğu rivayet edilir. 375
-------------------------------------
358. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 5, s. 255, Taberî, Tefsir, c. 7, s. 312, Vâhidî, Esbâbü'n-nüzûl, s. 150
359. Taberî, Tefsîr, c. 15, s. 108, Suyûtî, Dürru'l-mensur, c. 4, s. 190
360. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1, s. 242, Hâkim, Müstedrek, c. 2, s. 314, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 53, Suyûtî, Dürru'l-mensur, c. 4, s. 190.
361. Taberî, Tefsîr, c. 7, s. 312, Halebî, İnsânu’l -Uyûn, c. 1, s. 497
362. Belâzurî, Ensâbu'l-esrâf, c. 1, s. 142
363. İbn İshak, Kitâbu'l-mübtedâ ve'l-meb'as, c. 5, s. 255, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 242, Taberî, Tefsîr, c. 7, s. 312, Hâkim , Müstedrek, c. 2, s. 314, Vâhidî, Esbâbü'n-nüzûl, s. 150, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 52, Suyûtî, c. 4, s. 190, Halebî, c. 1, s. 496
364. İbn İshak, c. 5, s. 255, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 242, Taberî, c. 7, s. 312, c. 15, s. 108, Hâkim, c. 2, s. 314, Vâhidî, s. 150, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 272 Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 52, Suyûtî, c. 4, s. 190.
365. Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 272
366. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1, s. 242, Hâkim, Müstedrek, c. 2, s. 314, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 52, Heysemî, Mecmau’z-zevâid, c. 7, s. 50, Suyûtî, Dürru'l-mensûr, c. 4, s. 190, Halebî, İnsânu’l-uyûn, c. 1, s. 497
367. Halebî, İnsânu’l-uyun, c. 1, s. 497.
368. Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 242, Hâkim, c. 2, s. 314, Vâhidî, Esbâbü'n-nüzûl, s. 150, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 272, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 52, Suyûtî, c. 4, s. 190, Halebî, c. 1, s. 497.
369. Halebî, İnsânu’l-uyun, c. 1, s. 497.
370. Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 242, Hâkim, c. 2, s. 314, Beyhakî, c. 2, s. 272, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 52, Suyûtî, c. 4, s. 190, Halebî, c. 1, s. 497.
371. İbn İshak, c. 5, s. 255, Taberî, Tefsîr, c. 7, s. 312, Vâhidî, Esbâbü'n-nüzûl, s. 150.
372. Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 3, s. 153-154.
373. Beyhakî, Delâil, c. 2, s. 272.
374. Taberî, Tefsîr, c. 15, s. 108, Hâkim , c. 2, s. 362, Fahru'r-Râzî, Tefsîr, c. 20, s. 234, Ebu'l-Fidâ, Tefsîr, c. 3, s. 47, Hâzin, Tefsîr, c. 3, s. 169, Suyûtî, c. 4, s. 190.
375. Taberî. c. 7. s. 312. Vâhidî. Esbâbü'n-nüzûl. s. 150.