Peygamberimiz aleyhisselam, yanında Hazret-i Ebu Bekir, Hazret-i Ömer, Hazret-i Ali, Talha b. Ubeydullah, Zübeyr b. Avvam, Haris b. Sımme ve Müslümanlardan bir toplulukla birlikte Uhud dağı eteğine yürüyerek gittiği sırada idi ki, 404 Übeyy b. Halef:

" Ey Muhammed! Sen kurtulursan, ben kurtulmam! " diyerek seslendi.

Müslümanlar

" Ya Rasûlallah! Şunun üzerine bizden birisi atılsın mı?" diye sordular.

Peygamberimiz aleyhisselam:

" Bırakın, gelsin o! " buyurdu.

Übeyy b. Halef yaklaştığı zaman, Peygamberimiz aleyhisselam Haris b. Sımme'den kargısını alıp, puğur devenin silkinmesi gibi silkindi ve onları devenin silkinip sırtından sinekleri uçurttuğu gibi başından dağıttı. 405

Peygamberimiz aleyhisselam davranınca, Übeyy b. Halef dönüp kaçmaya başladı.

Peygamberimiz aleyhisselam ona:

" Eyyalancı! Nereye kaçıyorsun! ?" buyurdu. 406

Ve onu boynundan, miğferle zırh gömleğinin yakası arasındaki yerinden mızrakla vurup hafifçe yaraladı.

Übeyy b. Halef, öküz böğürür gibi böğürerek atından yere düştü, yuvarlandı. 407 Kendisinin kaburga kemiklerinden bazısı da kırıldı. 408

Übeyy b. Halef müşriklerin yanına döndüğü zaman:

" Vallahi, Muhammed beni öldürdü! " dedi.

Müşrikler:

" Vallahi, senin korkudan yüreğin gitmiş! 409 Sendeki yaranın hiç önemi yok! 410 Eğer sendeki yaranın aynısı herhangi birimizde olsaydı, bize hiçbir zararvermezdi, biz ona hiç aldırış etmezdik! " dediler. 411

Fakat Übeyy b. Halef:

" Vallahi, o benim üzerime tükürse bile yine beni öldürür! 412 Lât ve Uzzâya yemin ederim ki; eğer bende olan bu yara Zülmecaz Panayırı halkında olsaydı, hepsi de çoktan ölüp giderierdi. 413

Hatta bütün Rebia ve Mudar kabileleri halkı da olsa, hepsini öldürürdü bu! 414

O; 'Seni ben öldüreceğim! ' dememiş miydi?" dedi. 415

Übeyy b. Halef Mekke'de Peygamberimiz aleyhisselamla karşılaştıkça:

" Ey Muhammed? Benim öyle bir atım var ki, ona her gün onaltı ölçek darı yemi yediriyorum. Bir gün o ata biner, seni öldürürüm! " derdi.

Peygamberimiz aleyhisselam da:

" Hayır! Belki, inşaallah ben seni öldürürüm! " buyururdu. 416

Übeyy b. Halef kurtuluş akçesini öderken de bu sözünü aynen tekrarladığı gibi, Peygamberimiz aleyhisselam da Mekke'de ona söylediğini aynen tekrarlamıştır. 417

Übeyy b. Halef Uhud'da Peygamberimiz aleyhisselamın hayatına son vermek için and içen müşrikler arasında idi. 418

Allah düşmanı Übeyy b. Halef, Kureyş müşrikleriyle Mekke'ye dönerken, Mekke'ye altı mil uzaklıktaki Şerifte öldü. 419

-------------------------------------

404. İbn İshak, İbn Hişam , Sîre, c. 3, s. 89, Taberî, Târih, c. 3, s. 19, Beyhakî, Delâil, c. 3, s. 237, İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 157.

405. İbn İshak, c. 3, s. 89, Vâkıdî, Megâzî, c. 1, s. 251, Taberî, c. 3, s. 19, Beyhakî, c. 3, s. 237-238, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 4, s. 32.

406. Taberî, c. 3, s. 20.

407. İbn İshak, c. 3, s. 89, Vâkıdî, c. 1, s. 251, Taberî, c. 3, s. 20, Hâkim, Müstedrek, c. 2, s. 327, Beyhakî, c. 3, s. 237-238.

408. Vâkıdî, c. 1, s. 250, İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 46, Hâkim, c. 2, s. 327, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 2, s. 15.

409. İbn İshak, c. 3, s. 89, Taberî, c. 3, s. 19, İbn Seyyid, c. 2, s. 16.

410. İbn İshak, c. 3, s. 89, Vâkıdî, c. 1, s. 251, Taberî, c. 3, s. 19, İbn Esîr, c. 2, s. 157.

411. Vâkıdî, c. 1, s. 251.

412. İbn İshak, c. 3, s. 89, Taberî, c. 3, s. 19, İbn Esîr, c. 2, s. 157, İbn Seyyid, c. 2, s. 15, Ebu'l-Fidâ, c. 4, s. 35.

413. Vâkıdî, c. 1, s. 252, Hâkim, c. 2, s. 327, Beyhakî, c. 3, s. 259, Zehebî, s. 144, Ebu'l-Fidâ, c. 4, s. 32.

414. Taberî, c. 3, s. 20.

415. Vâkıdî, c. 1, s. 252, İbn Sa'd, c. 2, s. 46.

416. İbn İshak, c. 3, s. 89, Taberî, c. 3, s. 20, İbn Esîr, c. 2, s. 157, İbn Seyyid, c. 2, s. 15.

417. Vâkıdî, c. 1, s. 251, İbn Sa'd, c. 2, s. 46, Zehebî, s. 144.

418. Vâkıdî, c. 1, s. 243-244, İbn Sa'd, c. 4, s. 125, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s. 319.

419. İbn İshak, c. 3, s. 89, Vâkıdî, c. 1, s. 252, Taberî, c. 3, s. 19, İbn Esîr, c. 2, s. 15, İbn Seyyid, c. 2, s. 15, Ebu'l-Fidâ, c. 4, s. 35.